Küresel piyasalarda haftaya girerken görünüm karışık.
ABD’de Fed’in son faiz indirimi sonrası dikkatler yeniden makro verilere ve merkez bankası mesajlarına çevrilmiş durumda. Powell, istihdam artış hızının yılın ilk dönemlerine kıyasla belirgin biçimde yavaşladığını, enflasyonun ise zirve seviyelerinden gerilemiş olsa da hâlâ %2 hedefinin üzerinde seyrettiğini vurguladı. Bu çerçevede piyasalar, Fed’in gevşeme sürecinin tamamen sona ermediğini ancak indirim hızının yavaşlayabileceğini fiyatlıyor.
ABD hisse senedi endeksleri geçen hafta takip edilen yapay zeka endişeleri kaynaklı düşüşlerin ardından haftaya toparlanma çabası ile başlıyor. Bu sabah endeks vadelilerinde pozitif görünüm hakim.
ABD tahvil faizleri faiz indirimine rağmen yeniden yukarı tepki verirken, 10 yıllık faiz %4,1’in üzerinde dengelenmiş durumda. Yeni haftada açıklanacak tarım dışı istihdam ve TÜFE verileri, doların yönü ve küresel risk iştahı açısından belirleyici olacak.
Avrupa tarafında AMB’den bu hafta bir faiz değişikliği beklenmezken, asıl odak ABD ile yürütülen ticaret ve tarife görüşmeleri ile Güney Amerika ülkeleriyle planlanan anlaşmalarda.
Avrupa ekonomisinin son dönemde karşı karşıya kaldığı büyüme sorunları, enerji maliyetleri ve teknolojide geri kalma riski, ticari ilişkilerin çeşitlendirilmesini daha kritik hâle getiriyor. Euro/dolar paritesi Fed kararı sonrasında 1,1650 seviyesinin üzerine yerleşerek orta vadeli görünümünü güçlendirdi.
Değerli metaller cephesinde Fed’in daha güvercin algılanan duruşu ve jeopolitik belirsizlikler altına talebi destekliyor. Ons altın 4.300 doların üzerine yerleşerek kısa vadeli yükselen trendini güçlendirdi. Bu seviyenin üzerinde kalıcılık sağlanması durumunda tarihi zirvelerin yeniden test edilmesi gündeme gelebilir.
ABD ve Avrupa borsalarında ise yıl sonuna yaklaşılırken teknoloji hisselerinden çıkış ve daha defansif sektörlere yönelim dikkat çekiyor.
Küresel takvim yoğun olmakla birlikte, takvim etkisi nedeniyle piyasalarda zaman zaman daha sakin fiyatlamalar da görülebilir.
Yurt içi piyasalar
Yurt içi piyasalarda ana gündem başlığı, TCMB’nin sürdürdüğü kademeli gevşeme süreci ve bunun finansal varlıklar üzerindeki yansımaları olmaya devam ediyor. TCMB, dezenflasyon sürecinin korunduğunu ancak son dönemde hız kaybı yaşandığını vurgularken, faiz adımlarının büyüklüğünün enflasyon görünümüne bağlı, toplantı bazlı ve ihtiyatlı şekilde belirleneceği mesajını yineledi.
Cuma günü yayımlanan Piyasa katılımcıları anketinde, son 150 baz puanlık indirimin ardından faiz indirim sürecinin tamamen sona ermediğini, ancak daha kontrollü bir patikaya girildiği görüşü öne çıktı. Ankette enflasyon beklentilerindeki aşağı yönlü revizyonlar ve politika faizinin orta vadede daha düşük seviyelere gerileyebileceğine dair öngörüler, bu beklentiyi destekliyor.
Borsa İstanbul cephesinde BIST 100 endeksi, hem TCMB’nin faiz indirimi hem de küresel merkez bankalarının daha yumuşak mesajlarının etkisiyle önemli teknik seviyelerin üzerine yerleşmiş durumda.
11.160 seviyesi, son aylarda oluşan alçalan kanalın trend direncine işaret etmesi nedeniyle kritik bir eşikti. Bu seviyenin aşılması ve üzerinde kalıcılık sağlanması, önceki tepe formasyonunun geride bırakılması ve orta vadeli yükselen trendin devamı açısından olumlu bir sinyal üretiyor. Endeksin bu bölgenin üzerinde kalması hâlinde 11.500 ve 11.600 bandına doğru kademeli bir hareket alanı oluştuğu belirtilebilir. Kısa vadede dalgalı bir seyir olasılığı bulunsa da 11.160’ın üzerinde kalındığı sürece genel yönün yukarı olduğu görüşü ağırlık kazanıyor.
Sektörel tarafta bankacılık endeksi, önceki haftalarda sergilediği güçlü performansın ardından daha dengeli bir seyir izliyor. Faiz indirim süreci, net faiz marjları açısından orta vadede destekleyici bir unsur olarak görülürken kredi büyümesi ve aktif kalitesi yakından izleniyor. Holding endeksinde ise sanayi ve ihracat ağırlıklı şirketlerin performansı endeks genelini destekleyen unsurlar arasında yer alıyor.
Tahvil-bono piyasasında, TCMB’nin faiz indirimleri öncesinde gerileyen faizler karar sonrasında kısa vadeli dip seviyelere yakın seyrini sürdürüyor. Gösterge tahvil faizi %38 civarında dengelenirken, 10 yıllık tahvil faizi %30 seviyelerinde bulunuyor. Türkiye’nin 5 yıllık CDS priminin 218 baz puanla son yılların en düşük seviyelerine yakın seyretmesi, ülke risk algısındaki iyileşmenin altını çiziyor.
Döviz piyasasında dolar/TL’de yukarı yönlü ancak kontrollü bir eğilim izleniyor. TCMB’nin faiz indirimlerine rağmen sıkı duruş vurgusunu koruması, kurda sert hareketlerin önüne geçerken, küresel dolar hareketleri ve iç enflasyon dinamikleri kur üzerindeki ana belirleyiciler olmaya devam ediyor. 42,60 seviyesi kısa vadede önemli bir eşik olarak izleniyor.
Genel çerçevede, yurt içi piyasalarda faiz indirimlerinin destekleyici etkisi ile temkinli iyimserliğin korunduğu, fakat hem enflasyon görünümü hem de küresel gelişmelere bağlı olarak seçici ve dalgalı bir fiyatlama sürecinin devam edebileceği değerlendirilebilir.
VİOP sabah seansı güne %0,03 yükselişle başladı.
Teknik Görünümü Güçlü Hisseler
Aşağıdaki listede, BIST 100 endeksinde bulunan, fiyatı 9, 21, 50 ve 200 günlük üssel hareketli ortalamasının üstünde olan, MACD’si 0’ın üstünde, RSI göstergesi 70’in altında Stokastik ve Stokastik RSI göstergesi 80’in altında olan hisseler yer alıyor.
- Anadolu Efes (AEFES)
- Alarko Holding (ALARK)
- CW Enerji (CWENE)
- Emlak Konut GYO (EKGYO)
- Garanti Bankası (GARAN)
- Otokat (OTKAR)
- TSKB (TSKB)
- Yapı Kredi Bankası (YKBNK)
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
