Donald Trump’ın gümrük vergilerine rağmen, uluslararası satışları en yüksek olan ABD hisse senetleri yurt içi odaklı şirketleri geride bırakıyor.
Nitekim, Goldman Sachs’ın yakın zamanda yaptığı bir analiz, yurt dışında en büyük paya sahip 50 S&P 500 hisse senedinin performansının, uluslararası satış miktarı en az olan 50 S&P 500 hisse senedini 2025 yılında 7% oranında geride bıraktığını ortaya koydu. Uluslararası pazarlara açılmış hisse senetleri yılın başından bu yana 11% değer kazanırken, ABD pazarına odaklı şirketlerin hisseleri sadece 4% yükseldi.
Bu durumun büyük bir kısmı, 1973’ten bu yana en kötü altı ayını yaşayan ve haziran ayı sonuna kadar 10%’un üzerinde değer kaybeden ABD dolarından kaynaklanıyor.
Doların zayıflaması, ABD’li tüketicilerin ve şirketlerin ithal mallar için daha fazla ödeme yaptığı anlamına geliyor. Ancak çok uluslu şirketler için zayıflayan dolar, Amerikan mallarını diğer ülkelere satmayı kolaylaştırıyor.
B. Riley Wealth Management’ın baş piyasa stratejisti Art Hogan, “Gerçek itici güç buradan geliyor. Uzun süredir güçlü dolar bir engel oluşturuyordu. Bu yıl ise bir itici güç haline geldi ve bu, bilançolar açıklandığında ortaya çıkmaya başlayacak.” diyor.
Yatırımcılar için bu durum, gelirlerinin büyük bir kısmını yurt dışından elde eden şirketler, yani teknoloji şirketleri için güçlü etkiler yaratmaya devam edecek.
S&P 500 şirketlerinin 2024 yılında elde ettiği 17 trilyon dolarlık gelirin yaklaşık 28%’i uluslararası satışlardan gelirken, bilgi teknolojisi sektörü satışlarının 56%’sını yurt dışı pazarlardan elde ediyor.
Aşağıda, güçlü uluslararası satış rakamlarına sahip beş S&P 500 şirketini inceleyebilirsin:
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynak: CNBC
