ABD Borsası Notları

Ateşkes, kalıcı barışa dönüşür mü?

Ateşkes, kalıcı barışa dönüşür mü?
Google News Icon Takip Et

Ortadoğu bir kez daha savaşın eşiğinden döndü. 

İran ile İsrail arasında 12 gün süren ve her iki tarafın da ağır kayıplar verdiği çatışmalar, ABD Başkanı Donald Trump’ın sürpriz arabuluculuğu sayesinde son buldu.

Şimdi herkes tek bir soruya odaklanmış durumda: Bu ateşkes kalıcı barışa evrilebilir mi?

Trump’ın açıkladığı takvime göre İran sabah 12’de, İsrail ise 12 saat sonra ateşkese uyacağını taahhüt etti. Ateşkesin “resmen” yürürlüğe girmesi ise 24 saatin ardından tüm dünyaya ilan edilse de bu diplomatik açıklamalar kadar sahadaki gerçekler de önemliydi. 

İran, son dakikada Katar’daki ABD üssünü hedef alan sembolik füze saldırısıyla savaşı kendi açısından “onurlu” biçimde sonlandırdı. 

İsrail tarafı ise sessiz kaldı, ama Beyaz Saray’dan gelen açıklamalar Netenyahu’nun Trump’la koordinasyon içinde bu ateşkesi kabul ettiğini doğruladı.

Peki, ne değişti de iki taraf birden bu kadar çabuk geri adım attı?

İran cephesinden bakıldığında, tablo net: ABD’nin Fordow, Natanz ve İsfahan’daki nükleer tesislere yönelik bombardımanı, rejimin askeri kapasitesini ciddi biçimde zayıflattı. 

İran dışişleri yetkilileri açıkça “daha fazla karşılık verme niyetimiz yok” diyerek çatışmayı büyütmekten kaçındıklarını ifade etti. 

İsrail içinse durum farklı ama benzer şekilde sınırlayıcı. Operasyonun hedeflerine ulaştığını duyuran Tel Aviv yönetimi, Trump’ın desteği olmadan bu çatışmadan “zaferle” çıkamayacağının farkına vardı. 

Trump’ın çabaları barış için mi, şov için mi?

Ateşkesin mimarı olarak öne çıkan isim elbette Donald Trump. 

Süreci ekonomi lehine çevirmek isteyen Trump, hem petrol fiyatlarını düşürmek hem de piyasaları sakinleştirmek için diplomatik sahnede aktif rol aldı. 

Asya piyasalarının açılmasıyla birlikte Brent petrol %5’e yakın düştü, altın fiyatları geri çekildi, S&P 500 vadelileri yükseldi. Trump’ın “enerji ucuz olsun, borsa yükselsin” stratejisi işliyor gibi görünüyor.

Ama bu başarı gerçekten diplomatik bir zafer mi, yoksa alışıldık Trump taktiklerinin bir uzantısı mı? 

Zira geçmişte de tehditlerle gerilimi artırıp, sonrasında ani manevralarla yumuşama sağlayarak piyasaları yönlendirmek onun alışkanlığı haline geldi.

Sırada ne var?

Ateşkes yürürlükte ama ortada hâlâ cevap bekleyen birçok kritik soru var. 

İran’ın zenginleştirilmiş uranyum stokları nerede? ABD’nin saldırılarının gerçek hasarı ne? İran rejimi bu darbeyi ne kadar kaldırabilir? 

Daha önemlisi: Bu ateşkes sadece geçici bir nefes alma mı, yoksa uzun vadeli bir çözümün ilk adımı mı?

Trump, ateşkesin “sınırsız” süreceğini ve “bir daha İran ile İsrail’in asla birbirine saldırmayacağını” söylese de bu iddialar gerçeklikten oldukça uzak. Çünkü iki ülke arasındaki düşmanlık, yalnızca son 12 güne değil, onlarca yıla dayanıyor ve bölgede çözümsüz kalan Gazze gibi başka sıcak noktalar hâlâ varlığını koruyor.

Yani görünen o ki, bu ateşkes iki taraf için de siyasi ve askeri sınırlarını test ettikleri kısa ama yıkıcı bir sürecin ardından geldi.

İran geri adım attı çünkü gücünün sınırını gördü. İsrail durdu çünkü destek almadan daha ileri gidemeyeceğini anladı ve Trump araya girdi çünkü savaşın devamı kendi ekonomi planlarına zarar verecekti.

Ateşkesin potansiyel enflasyonist baskıları azaltması, merkez bankalarına yeni bir manevra alanı yaratabilir. ABD’de Fed yetkilileri temmuz ayında bir faiz indirimi ihtimalini masada tutarken, düşen enerji fiyatları bu yönde argümanları güçlendiriyor. Eğer ateşkes kalıcı olursa ve petrol fiyatları 60-70 dolar bandına oturursa, enflasyon görünümü daha yumuşak hale gelebilir.

Benzer şekilde geçen hafta faiz indirimini pas geçen TCMB için de temmuz toplantısında indirim ihtimali fiyatlanıyor. Borsa İstanbul’da bankacılık, GYO ve havacılık öncülüğünde yükseliş hakim.

Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı