Yatırım dünyasında bazen en büyük sorun, kontrolün sende olmaması hissidir.
Hisse senedi alırsın, piyasa düşerse çaresizce izlemek zorunda kalırsın. Fonlara girersin, yönü değiştirme şansın olmaz.
İşte opsiyonlar bu noktada devreye girer.
Sana sadece yatırım yapma değil, aynı zamanda oyunun kurallarını değiştirme şansı tanır. Çünkü opsiyon, fiyat hareketlerini yönetebileceğin bir kontrol aracıdır.
Opsiyonları, gelecekteki bir fırsata şimdiden bilet almak gibi düşünebilirsin. Ama bu bilet seni otobüse binmeye zorlamaz; istersen kullanırsın, istemezsen çöpe atarsın. Riskin sınırlı, ihtimallerin ise geniştir.
Peki işin aslına bakalım: opsiyonların yatırım yolculuğunda nasıl stratejilere dönüşebildiğini birkaç somut senaryoyla inceleyelim.
1. Portföyünü koruma: Protective put
Diyelim ki elinde uzun süredir taşıdığın, çok güvendiğin bir hisse var. Uzun vadede yükseleceğini düşünüyorsun ama kısa vadede faiz kararları ya da siyasi belirsizlik nedeniyle sert düşüşler yaşanabilir. İşte tam bu noktada bir Put opsiyon satın alırsın.
Senaryoyu açalım:
- Elindeki hisse şuan 100 dolar.
- Sen 95 dolardan satma hakkı veren bir Put opsiyon aldın.
- Hisse 80 dolara düşerse? Panik yok. Put opsiyonun sayesinde hisseni 95 dolardan satabilirsin. Yani büyük kayıpları engellemiş olursun.
- Hisse düşmezse ne olur? Opsiyon için ödediğin prim kadar bir maliyetin olur. Yani hisse yükselirse kazanç devam eder, tek maliyetin o sigorta primi olur.
Bu yüzden Protective Put, portföyünü fırtınalı günlerde güvenceye almak isteyen yatırımcılar için en basit ama etkili stratejidir.
Elindeki hisse düşmeye başladığında, put opsiyonun değeri artar; çünkü put, sana belirli bir fiyattan satış hakkı verir. Yani hisse düşerken sen bu düşüşten kazanç sağlarsın.
Ancak bu kazancın ne kadar olacağını anlamak için opsiyonun “Yunan harfleri” denilen dört temel duyarlılığını bilmek gerekir: Delta, Gamma, Theta ve Vega.
Delta, hisse fiyatındaki her 1 birimlik değişime karşı opsiyon fiyatının ne kadar değiştiğini gösterir. Put opsiyonlarında genellikle negatif olur; örneğin Delta’sı -0,4 olan bir opsiyon, hisse fiyatı 1 dolar düştüğünde yaklaşık 0,4 dolar değer kazanır. Bu, opsiyonun hisseye verdiği doğrudan tepkidir.
Gamma ise Delta’nın değişim hızını ölçer; yani hisse fiyatı ne kadar hızlı hareket ederse, Delta o kadar hızlı artar ya da azalır. Bu yüzden fiyat düşüşü hızlandığında, Gamma devreye girer ve kazanç ivme kazanır.
Zaman geçtikçe Theta etkisini gösterir. Theta, zaman değeri kaybını ölçer; opsiyonun vadesi yaklaştıkça, fiyatı her geçen gün biraz azalır. Bu, yatırımcıya zamanın bir maliyeti olduğunu hatırlatır.
Ancak eğer put opsiyonunu koruma amaçlı aldıysan, bu zaman kaybı büyük düşüşlere karşı sigorta bedelidir ve çoğu durumda buna değerdir.
Son olarak Vega, piyasanın belirsizliğini yani volatiliteyi temsil eder. Piyasa oynaklığı arttığında Vega pozitif yönde çalışır ve opsiyonun değeri yükselir. Bu da seni beklenmedik dalgalanmalara karşı korur.
Kısacası Delta yönü, Gamma hızını, Theta zamanı, Vega ise belirsizliği anlatır. Bu dört harf birlikte, opsiyonun fiyatının neden değiştiğini açıklayan matematiksel ama aynı zamanda oldukça insani bir hikâye yazar: korku, zaman, hareket ve belirsizlik.
2. Ek getiri sağlama: Covered call
Elinde uzun vadeli tuttuğun, “nasıl olsa satmam” dediğin bir teknoloji hissesi var. Ama “neden bu sürede biraz da ek gelir yaratmayayım?” diye düşünüyorsun. İşte Covered Call tam bu işe yarar.
Nasıl işler?
- Elinde 100 dolarlık bir hisse var.
- Sen 110 dolardan Call opsiyonu satıyorsun ve karşılığında prim alıyorsun.
- Hisse 110 dolara çıkmazsa? Opsiyon alıcısı kullanmaz, prim senin cebinde kalır.
- Hisse 110 doları aşarsa? Hisseni 110 dolardan satmak zorunda kalırsın ama zaten yükselişten kâr etmiş olursun. Üstüne prim de senin olur.
Covered Call, özellikle uzun vadeli yatırımcılara portföylerinden düzenli gelir sağlama fırsatı verir. Tıpkı elindeki evden kira almak gibi düşünebilirsin.
3. Yükseliş potansiyelini yakalamak: Long call
Bazen piyasada öyle bir hikâye çıkar ki hisse veya endeks coşacak gibi görünür. Ama ya gerçekleşmezse? Sermayeni bağlayıp risk almak istemezsin. İşte burada Long Call devreye girer.
Senaryo:
- Diyelim ki bir şirketinin bilançosu geliyor ve yapay zeka atılımı konuşuluyor.
- Hisse şu an 100 dolar. Sen 105 dolardan Call opsiyonu alıyorsun, sadece 3 dolar prim ödüyorsun.
- Hisse 120 dolara çıkarsa, Call opsiyonun sayesinde 105 dolardan alma hakkın olur. Yani 15 dolar kazanç, 3 dolar maliyet. Cebine 12 dolar kâr kaldı.
- Hisse yükselmezse? En fazla kaybın 3 dolar.
Bu strateji, düşük maliyetle büyük potansiyele hamle yapma şansı verir. Risk küçük, kaldıraç etkisi büyük.
4. Düşüşten fırsat: Long put
Normalde hissenin düşüşünden getiri sağlamak için açığa satış yapman gerekir. Ama açığa satış hem riskli hem de her yatırımcıya açık değil. Long Put ise çok daha kolay bir yol sunar.
Örnek:
- Bir hissenin fiyatının 50 dolardan düşeceğini düşünüyorsun.
- 48 dolar seviyesinden Put opsiyonu alıyorsun.
- Hisse 44 dolara düşerse, elindeki opsiyon değer kazanıyor ve sen bu düşüşten kâr elde ediyorsun.
- Hisse yükselirse? Kaybın sadece ödediğin primle sınırlı.
Bu strateji, özellikle belirsizlik dönemlerinde portföyü korumanın veya düşüşlerden kazanç sağlamanın en temiz yoludur.
5. Belirsizliğe karşı hamle: Straddle
Seçim, bilanço açıklaması ya da merkez bankası kararı öncesi… Piyasaların büyük hareket yapacağını biliyorsun ama yönünü kestiremiyorsun. Böyle bir durumda Straddle uygulanır.
Nasıl?
- Aynı vadede ve aynı fiyattan hem Call hem de Put opsiyonu alırsın.
- Hisse sert yükselirse Call opsiyon kâr yazar.
- Hisse sert düşerse Put opsiyon kâr yazar.
- Tek kaybın, fiyat çok az hareket ederse olur çünkü ödediğin iki prim boşa gidebilir.
Straddle, “yön değil, hareket” üzerine kurulu bir stratejidir. Büyük dalgalanmalarda kazanç sağlar.
Opsiyon bir araç, senin elinde bir strateji
Opsiyonları sadece bir finansal ürün olarak değil, bir esneklik aracı olarak görmek gerekir. Sigorta gibi koruma sağlar, kira gibi ek gelir yaratır, kaldıraçlı fırsatlar sunar veya belirsizlikten kazanç çıkarır.
Önemli olan, hangi senaryoda hangi stratejiyi uygulayacağını bilmektir. Çünkü opsiyonun gücü, sana seçim hakkı tanımasında yatar.
Yatırım yolculuğunda artık sadece gidişatı izlemek zorunda değilsin. Opsiyonlarla direksiyonu eline alabilir, riskini yönetirken fırsatlarını da büyütebilirsin.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı