Borsa Yorumları

JPMorgan’ın Bilanço Sezonundan Çıkardığı 5 Ders

JPMorgan’ın Bilanço Sezonundan Çıkardığı 5 Ders
Google News Icon Takip Et

Şirketler, ekonominin nihai rüzgar gülleridir; yani ekonomideki dalgalanmaların yansımalarıdır. Bu nedenle eğer mevcut manzara sizi endişelendiriyorsa, şirketlerin nereye baktıklarını kontrol etmek isteyebilirsiniz. 

ABD’li şirketlerin büyük bir çoğunluğu yakın zamanda üç aylık bilançolarını açıkladığından, aslında bu değerlendirmeyi yapmak için harika bir zaman. Buna JPMorgan da katılıyor ve bankanın Private Bank birimi, bilançolarda beş ana temanın öne çıktığını düşünüyor.

1. Kârlar Yükselişte

Kâr büyümesi üç çeyrektir yeşilde seyrediyor ve bu son dönem, bir yıl öncesine kıyasla 6%’nın üzerinde bir artışla parlamaya hazırlanıyor. Bu sağlıklı artış aynı zamanda şirketlerin üst yönetimlerinde biraz daha az stres olduğunu gösteriyor. 

2022 yılında, S&P 500 şirketlerinin yaklaşık 90%’ı bilanço açıklamalarında herkesin korkulu rüyası olan enflasyon kelimesini kullanıyordu. Bu sezon ise sadece yarısı bu konuyu gündeme getirdi. Çok daha azı da “ekonomik yavaşlamadan” bahsetti. 

Bu endişelerin azalmasıyla birlikte şirketler odak noktalarını yeniden büyüme ve inovasyona kaydırıyor. Şirket bilançolarında “yapay zekâ ve makine öğrenimi” bahsi bir yıl önce 15% seviyesindeyken bu oran şimdi 40% seviyesine yükseldi ve bu da ekonominin sağlığına ve yeni teknolojilerin dönüştürücü gücüne daha fazla inanıldığını gösteriyor.

Aslında, neredeyse tüm ABD sektörleri bu çeyrekte kâr tahminlerini aşıyor. Teknoloji hâlâ bu ivmenin başını çekiyor ve refah yayılıyor. JPMorgan Private Bank, önümüzdeki yıl da yükselişin devam edeceğini öngörüyor: Banka, Muhteşem Yedili ve S&P 500’ün daha az konuşulan diğer 493 şirketi için çift haneli kâr büyümesi tahmin ediyor.

2. Tüketici Seçici Olmaya Başladı

Tüketiciler harcama alışkanlıklarında daha bilinçli hale geliyor. S&P 500’deki finans şirketleri güçlü tüketici harcamaları ve sağlam banka bakiyeleri görüyor. Ancak tüketicilerle doğrudan iş yapan şirketler arasındaki görünüm daha temkinli hale geldi. 

Müşterilerin daha seçici olmaya başladığını ve daha düşük fiyatlı ürünleri daha sık tercih ettiklerini söyleyen şirketler, bu eğilimi takip ederek ürün ve hizmetlerinin uygun fiyatlı olmasına daha fazla odaklanıyor.

Bununla birlikte kruvaziyer hatları, havayolları ve eğlence şirketleri gibi bazı sektörler hâlâ güçlü tüketici talebinin tadını çıkarıyor. Aslında, tüketici temelli şirketlerin 83%’ünün beklenenden daha iyi sonuçlar açıklaması, tüm sektörler arasında en yüksek orana işaret ediyor ve işlerin korkulduğu kadar kötü olmadığını gösteriyor.

Elbette, tüketicilerin kemerlerini sıktığına ve yüksek fiyatların sıkıntısını hissettiğine dair işaretler var. Ancak bu durum şirketleri değer sunma konusunda rekabete iterek sektörü canlı tutuyor. 

3. Değer, Hissedarlara Dönüyor

Şirketler kendilerine daha fazla güvendikçe ellerindeki fazladan nakitle savurganlık yapıyorlar ve paralarıyla ne yapacaklarına dair birçok seçenekleri var: Mesela borç ödemek, stratejik yatırımlar yapmak veya hissedarları ödüllendirmek.

Sonuncu seçenek bu çeyreğin en büyük ödülüydü: Sonuçta S&P 500 şirketlerinin aralarında yaklaşık 2 trilyon dolarlık bir nakit dağının üzerinde oturuyor olmasından zarar gelmez. 

Daha fazla şirket kendi hisselerini daha hızlı bir şekilde satın aldı, bu da “kâr pastasının” daha az dilime bölünmesi ve mevcut yatırımcılar için daha fazla değer anlamına geliyor. Sadece ilk çeyrekte 180 milyar doların üzerinde hisse geri alımı açıklanarak güvenin arttığına işaret edildi. 

Hisse geri alımları, art arda 13 çeyrek boyunca on yıllık ortalamanın üzerinde kalarak hisse performanslarına da destek sağladı. Sadece Meta (META) ve Alphabet’e (GOOGL) baktığımızda bile, her iki teknoloji devi de bu çeyrekte ilk kez temettü açıkladı ve daha fazla hisse geri alımına izin verdi. Ayrıca Apple (AAPL) da tarihinin ve piyasanın en büyüğü olan 110 milyar dolarlık şaşırtıcı bir hisse geri alımı açıkladı.

Tabii temettüleri de unutmamak gerek. Şirket yönetimleri, hissedar değerini artırmaya odaklanmış durumda. Bu nedenle geçen yıl yaklaşık 5% olan temettü büyümesi bu yıl 8%’e ulaştı ve on yıllık ortalama olan 6,6% seviyesinin de üzerine çıktı.

4. Daha Fazla Şirket Daha Büyük Harcamalar Yapmak İstiyor

Kârlarını artıran şirketler bu dönemde harcama çılgınlığına girdi ve sermaye harcamaları büyük bir artış gösteriyor.

Şirketler kendi işlerine yeniden yatırım yaparak gelecekteki kârlarını artıracaklarına dair bahisleri artırıyor. Şu ana kadar S&P 500’ün son çeyrekteki yatırım harcamaları bir yıl öncesine göre 7% daha yüksek. Bu da sadece bir çeyrek önce gördüğümüz büyümenin neredeyse iki katı. 

Büyük teknoloji şirketleri, çoğu büyük yapay zekâ yatırımlarıyla bu artışı yönlendiriyor. Amazon (AMZN), Microsoft (MSFT), Alphabet ve Meta’nın önümüzdeki 12 ay içinde yaklaşık 200 milyar dolar harcaması bekleniyor.

Bu eğilim sadece teknoloji devleri için geçerli değil. Business Roundtable’ın CEO anketi, CEO’ların yaklaşık 40%’ının önümüzdeki altı ay içinde daha fazla harcama yapmayı beklediğini gösteriyor. Bu oran, bir önceki çeyrekte 32% seviyesindeydi.

5. Farklılıklar da Olacak

Elbette kâr büyümesi güçlüydü ve bu son turda daha geniş bir şirket yelpazesine fayda sağladı ancak herkes dalgaya eşit şekilde yelken açmadı. 

S&P 500’de yer alan 11 sektörden sekizi kâr artışı kaydetti ama büyüme, büyük farklılıklar gösterdi. Kamu hizmetleri 35%’in üzerinde kâr büyümesiyle performans artışının tadını çıkarırken, temel tüketim malları 3,5% ile zar zor ayakta kaldı. Ayrıca sağlık, enerji ve malzeme sektörlerinde de düşüşler görüldü.

🔮 Tüm Bunlar Yatırımcı için Ne Anlama Geliyor?

Son şirket bilançolarından tek bir ders çıkarmak isterseniz o da ABD ekonomisinin hâlâ gücünü koruduğu olmalı. Teknoloji rallisi herhangi bir yavaşlama belirtisi göstermese de, birçok Wall Street uzmanının söylediği gibi yatırımcıların Muhteşem Yedili’nin ötesindeki isimleri değerlendirmeleri akıllıca olabilir. 

Evet, bu devlerden bazıları yatırım harcamalarını artırıyor ancak bu S&P 500’deki diğer 493 şirketi göz ardı etmeniz gerektiği anlamına gelmiyor; bu isimler de güçlü hamlelerle büyümeye hazırlanıyor. 

Önümüzdeki dönemde muhtemelen yapay zekâ altyapısı için büyük bir yatırım harcaması yapılacak ve bu da enerji, emtia ve kamu hizmetleri gibi sektörleri destekleyecektir; dolayısıyla varlıklarınızı teknolojinin ötesinde çeşitlendirmek için birçok neden olduğu su götürmez bir gerçek. 

Bu içerik, içeriğin yayınlandığı günkü veriler baz alınarak hazırlanmıştır. İçerikte geçen hedef fiyat tahminleri, uzman ve analist yorumları bu içeriğin yayınlandığı tarihte geçerlidir. Bu tahmin ve yorumlar zaman içinde değişkenlik gösterebilmektedir. Bu sayfada yer alan haberler ve haberlerin içerdiği şirketler hakkındaki bilgiler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Kullanılan hisse işlem görselleri; hisse adı, fiyatı ve grafikleri de dahil temsilidir, yatırım tavsiyesi değildir.
Detaylı bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı

Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynak: Finimize