BIST100 endeksinde hangi hisselerin daha cazip çarpanlarla fiyatlandığını merak ediyorsan, tam sana göre bir filtrelemeyle karşındayız.
Çünkü bu hisselerin endeks ortalamalarının altındaki çarpanlardan işlem görmesi, bu hisselerin piyasa tarafından henüz tam olarak fiyatlanmadığı ve dolayısıyla yatırımcılara değer artışı potansiyeli sunduğu sinyalini verebilir.
Bu durum, özellikle de değer yatırımı yapmayı tercih edenler için ileriye dönük yatırım stratejileri için cazip fırsatlar barındırabilir.
Endeks ortalamalarının altında fiyatlanan hisseler
Ucuz hisseleri tespit etmek için F/K, FD/FAVÖK ve PD/DD oranlarını kullandık.
FK oranı, bir şirketin hisse fiyatının kazancına kıyasla ne kadar pahalı veya ucuz olduğunu gösteren önemli bir metriktir. Düşük FK oranı, şirketin kârına kıyasla ucuz olduğunu gösterebilirken, yüksek FK oranı şirketin büyüme beklentilerinin yüksek olduğunu veya pahalı olduğunu işaret edebilir.
FD/FAVÖK oranı, şirketin operasyonel kârlılığına kıyasla değerlemesini gösterir ve düşük FD/FAVÖK oranı, şirketin piyasada düşük fiyatlandığını gösterebilir.
PD/DD oranı ise şirketin piyasa değerinin defter değerine oranını ifade eder. 1’in altındaki PD/DD değerleri, şirketin varlıklarına göre ucuz olduğunu gösterebilirken, yüksek PD/DD değerleri piyasanın şirkete yüksek değer biçtiğini gösterir.
Güncelde BIST100 endeksinde ortalama F/K oranı 13,2 olurken FD/FAVÖK 8,5 ve PD/DD oranı ise 1,2 seviyesinde bulunuyor. Endekse göre cazip fiyatlanan hisseleri bulmak için bu oranların altında işlem gören hisseleri listeledik.

Bir bilanço dönemini daha geride bırakırken ilk çeyrekte zayıf iç talep, sıkı para politikası ve yüksek faiz ortamı nedeniyle birçok sektörde kârlılık baskı altında kalırken, gıda, iletişim ve bankacılık gibi bazı sektörler pozitif ayrıştı.
Örneğin, havacılık sektöründe düşük sezon ve personel maliyetlerindeki ciddi artışa rağmen Türk Hava Yolları (THYAO) oldukça düşük çarpanlarla işlem görüyor. Akaryakıt fiyatlarındaki düşüş ve yaz sezonunun başlamasıyla birlikte marjlarda toparlanma beklentisi, THYAO’yu ikinci çeyrek için öne çıkaran önemli faktörlerden biri hâline getiriyor.
Diğer yandan, gayrimenkul sektöründeki EKGYO ve AVPGY, düşük PD/DD oranlarıyla net aktif değerlerine göre ciddi bir iskontoyu yansıtıyor. Faizlerin zirveye yaklaşması ve konut arzındaki sınırlı büyüme, bu hisselerde orta vadeli potansiyeli artırıyor.
Gıda ve içecek tarafında ise ULKER ve AEFES, güçlü operasyonel yapıları ve defansif karakterleriyle dikkat çekiyor. ULKER, düşük çarpanlarıyla enflasyonist ortamda marjlarını koruyabilen bir yapı sergiliyor. AEFES ise bölgesel operasyonları ve ihracat ağı sayesinde, daralan yurt içi marjlarına rağmen dengeli bir değerlemeye sahip. Gıda sektörünün ilk çeyrekte PMI verilerinde pozitif ayrışması ve yüksek kârlılık potansiyelini sürdürülebilir büyümeye çevirmesi, bu iki şirketi yatırımcılar için öne çıkarıyor.
Operasyonel kârını sürdüren DOAS, kurlardaki artış ve toparlanan araç talebi sayesinde öne çıkıyor. İletişim sektöründen Turkcell (TCELL) ise dayanıklı iş modeli ve istikrarlı ARPU büyümesiyle cazip çarpanlarıyla yatırımcıların gözünde hâlen değerli bir alternatif olarak duruyor.
Makro koşulların bu denli zorlayıcı olduğu bir çeyrekte, çarpan bazlı bu tip ayrışmalar yatırımcıya önemli sinyaller veriyor: Gerçek değerine ulaşmamış, finansal olarak güçlü şirketleri erken keşfetmek için fırsat hâlâ masada.
Unutma, bu tabloya göre şirketlerin sadece fiyatlamalarına göre değerlendirme yapmak mümkün olsa da yatırım kararı verirken diğer faktörleri de göz önünde bulundurmak önemli. Sektör dinamikleri, makroekonomik görünüm, şirketin büyüme potansiyeli ve finansal sağlığı gibi konular detaylı incelenmeli.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynak: Finnet, Fintables