ABD borsaları geçen hafta yeni rekor seviyelere ulaştı ve S&P 500, Nasdaq ve Dow Jones endeksleri güçlü bir momentum sergiledi.
Yatırımcılar, Fed’in beklenen 25 baz puanlık “risk yönetimi” indiriminin ardından piyasaya sınırlı şahin mesajlar vermesini takip etti. Faiz indirimi zaten fiyatlanmış olsa da noktasal grafik ve Powell’ın sözlü yönlendirmeleri fiyatlamaları belirleyici unsur olarak öne çıktı.
Tahvil piyasasında eğimlenme ve uzun vadeli getirilerde yükseliş dikkat çekiyor. 10 yıllık ABD tahvil faizi %4 civarına yükselirken, kısa vadeli tahvillerde artış daha sınırlı. Bu durum, yatırımcıların risk iştahını etkileyen bir parametre olarak öne çıkıyor; özellikle teknoloji ve büyüme hisseleri faiz duyarlı varlıklarda kısa vadeli dalgalanmalara neden olabilir.
Teknoloji ve yapay zekâ odaklı hisseler yükselişi destekledi. Intel (INTC) ve Nvidia (NVDA) arasındaki işbirliği, Nvidia’nın Intel’e 5 milyar dolarlık yatırımı ve Microsoft’un (MSFT) Nebius (NBIS) anlaşması, piyasaya güçlü pozitif katkı sağladı. Bu gelişmeler, yatırımcıların veri merkezi, yapay zekâ ve bulut teknolojileri temalı hisselere yönelmesini tetikledi.
Küresel riskler, özellikle ABD-Çin ilişkilerinden kaynaklanan belirsizlikler, piyasada volatiliteyi artıran diğer bir faktör olarak öne çıkıyor. Çin’in Nvidia’ya çip kısıtlamaları ve Çin otomotiv sektöründeki aşırı kapasite, uzun vadeli riskler olarak fiyatlanıyor.
Yatırımcılar, bu gelişmeleri hem kısa vadeli fiyatlamalarda hem de portföy risk yönetiminde dikkate alıyor. Yeni haftada enflasyon göstergesi olarak sayılan çekirdek PCE verisi ve ABD GSYH verisi takip edilecek.
S&P 500’de momentum öne çıkıyor
S&P 500, haftayı 6.664 seviyesinde kapatarak tarihi zirveye ulaştı. Endeksin 30 günlük hareketli ortalamanın üzerinde tutunması, yükseliş trendinin devam ettiğini gösteriyor. Kısa vadeli RSI göstergesi aşırı alım bölgesinde olsa da momentum göstergeleri hafif bir yavaşlama sinyali veriyor; bu, sınırlı konsolidasyon veya kısa vadeli kâr realizasyonu olasılığını gündeme getirebilir.
Teknik açıdan, destek seviyesi olarak 6.600 seviyesi öne çıkıyor. Endeks bu seviyeyi koruduğu sürece 6.700 civarındaki dirençlere yönelim mümkün. Momentumun devam etmesi, özellikle teknoloji ve yapay zekâ temalı hisselerin öncülüğünde yeni zirveler getirebilir. Aksi halde kısa vadeli geri çekilmeler ve konsolidasyon alanları görülebilir.
Sektör bazında teknoloji ve yapay zekâ öne çıkıyor. Intel-Nvidia işbirliği ve Nvidia’nın Intel’e yatırımı, teknoloji ağırlıklı endekslerde pozitif fiyatlamayı artırdı. Bu gelişmelerin etkisiyle Nasdaq, endeks içi momentum göstergelerinde güçlenme sağladı.
Kısa vadeli senaryolar arasında, 6.600-6.700 aralığında sıkışma veya hafif geri çekilmeler olasılığı bulunuyor.
Fed’den yılın ilk faiz indirimi
Fed, beklendiği üzere 25 baz puanlık bir indirim yaptı, ancak ton tam anlamıyla güvercin değildi.
Powell, para politikasının veri odaklı olacağını ve yılın geri kalanında ekonomik göstergelere bağlı olarak ek adımlar atılabileceğini vurguladı. Noktasal grafik, yıl sonuna kadar kalan 2 toplantıda da 25’er baz puanlık indirim beklediğini gösterdi.
Tahvil getirilerinde artış, yatırımcıların indirimi büyük ölçüde fiyatladığını teyit ediyor. İşgücü piyasasındaki yumuşama ve göç politikalarından kaynaklı etkiler, Fed’in temkinli bir dil kullanmasını açıklıyor.
Diğer yandan Başkan Trump’ın üyesi olarak nitelendirilen Miran’ın FOMC kararına 50 baz puan indirim talebiyle muhalefet olduğu dikkat çekiyor.
Bu hafta takip edilecek çekirdek PCE ve büyüme verileri Fed’in tonu için kritik öneme sahip olacak.
Altın rallisi
Altın, Fed’in noktasal grafikte iki indirime daha işaret etmesiyle haftaya rekor seviyeden başladı. Piyasalar, hafta boyunca açıklanacak Fed yetkililerinin yorumlarını ve kritik enflasyon verilerini yakından takip ediyor.
Bu hafta birden fazla Fed yetkilisinin konuşma yapması bekleniyor; Fed Başkanı Powell’ın ise Salı günü açıklama yapması planlanıyor. Yatırımcılar, bu konuşmalardan para politikasının gelecekteki yönüne dair ipuçları arayacak.
Ayrıca, Cuma günü açıklanacak ABD çekirdek kişisel tüketim harcamaları (PCE) verileri, gelecekteki faiz indirimlerinin hızı ve büyüklüğü konusunda piyasayı yönlendirecek önemli bir gösterge olabilir.
Analistlere göre, altını destekleyen faktörlerde bir kayma yaşanıyor. Önceden ağırlıklı olarak merkez bankaları ve Asya talebi etkiliydi, şimdi ise ABD faizlerinin düşeceği beklentisiyle Batılı yatırımcıların da altın talebi artıyor, bu da altın fonlarına girişleri yansıyor. Altın, yılbaşından bu yana %40’tan fazla değer kazandı. Büyük kurumların ons altın için yıl sonu hedefi ise 4.000 dolar seviyesinde.
Bu hafta dikkat çekenler
Intel (INTC)
Intel, bu hafta ABD merkezli çip üreticisi Nvidia’nın yaptığı 5 milyar dolarlık yatırım ve şirketin yaklaşık %4 hissesine ortak olmasıyla yatırımcıların odağına yerleşti. Wall Street analistleri, bu adımın Intel’in finansal görünümü ve gelecek projeksiyonları üzerindeki etkilerini izliyor. Yatırımcılar özellikle yeni ortaklık kapsamında geliştirilecek çiplerin sektördeki rekabet gücünü nasıl artıracağına odaklanıyor.
Yeni anlaşma kapsamında Intel ve Nvidia, hem veri merkezi hem de tüketici bilgisayarları için ortak çipler geliştirecek. Veri merkezleri tarafında Intel, Nvidia’nın yapay zeka platformlarına özel uyarlanmış x86 işlemciler üretecek; tüketici tarafında ise Intel’in yeni sistem çipleri, Nvidia’nın RTX GPU çipletlerini barındıracak. Bu ürünler şimdilik “x86 RTX SoC” olarak adlandırılıyor ve iş birliğinin temelinde Nvidia’nın NVLink teknolojisi bulunuyor. NVLink, CPU ve GPU arasında yüksek bant genişliğinde veri transferi sağlayarak yapay zeka uygulamalarının performansını artırıyor.
Intel hisseleri, yatırım haberi sonrası %23 yükselirken, Nvidia hisseleri de %3,8 değer kazandı. Bu hamle AMD ve Broadcom gibi rakipler için risk oluşturabilir.
Micron Technology (MU)
Micron, 24 Eylül Salı günü piyasa kapanışının ardından ikinci çeyrek bilançosunu açıklayacak. Wall Street analistleri, şirketin hisse başına düzeltilmiş kârının 2,86 dolar, gelirlerinin ise 11,12 milyar dolar olmasını bekliyor. Geçen yılın aynı döneminde Micron, hisse başına 1,99 dolar kâr ve 7,74 milyar dolar gelir açıklamıştı. Şirket, geçen çeyrekte analist beklentilerini %4,9 aşarak 9,30 milyar dolar gelir bildirmiş ve EPS tahminlerini de geride bırakmıştı.
Hisse performansına bakıldığında, Micron son bir ayda teknoloji sektöründeki ortalama %10,3 yükselişi geride bırakarak %39,4 değer kazandı. Şirketin şu anki hisse fiyatı 162,25 dolar civarında ve analistlerin ortalama fiyat hedefi 160,77 dolar. Geçtiğimiz iki yılda Micron, Wall Street gelir tahminlerini sadece bir kez tutturamazken, ortalama olarak %2,8 üzerinde gelir açıklamayı başardı.
Analist görüşleri, bu çeyrek için büyük ölçüde istikrarlı. Çip sektörü genelinde olumlu yatırımcı algısı sürerken, Micron’un bilançosu sektör için erken bir gösterge niteliğinde olacak. Şirketin stok seviyelerindeki iyileşme ve güçlü gelir büyümesi, yatırımcılar tarafından yakından izleniyor.
Yatırımcıların odağında, bu bilançoyla birlikte Micron’un belirsizlikler ve tedarik kısıtları arasında kârlılığını nasıl sürdüreceği ve veri merkezi ile HBM (High Bandwidth Memory) segmentlerindeki talep eğilimleri olacak. Opsiyon piyasaları, Micron hissesi için aşağı veya yukarı yönde yaklaşık %10,1’lik bir fiyat hareketi olabileceğine işaret ediyor.
Jabil (JBL)
Jabil, 25 Eylül’de bilançosunu açıklayacak. Wall Street analistleri, şirketin hisse başına düzeltilmiş kârının 2,95 dolar ve gelirlerinin 7,66 milyar dolar olmasını bekliyor. Bu rakamlar, geçen yılın aynı dönemine göre sırasıyla %28,3 ve %10,1 artış anlamına geliyor.
Hisse performansına bakıldığında, Jabil’in analist beklentileri, son 30 gün içinde hisse başına kâr tahmininde %0,9’luk bir aşağı yönlü revizyon gösterdi. Bu, analistlerin şirketin yakın dönemdeki performansını güncel bilgiler ışığında yeniden değerlendirmesiyle açıklanabilir. Yine de toplu değişiklikler, her bir analistin tahmin revizyon yönünü birebir yansıtmayabilir.
Bilanço, hisse fiyatını etkileme potansiyeline sahip olsa da fiyat hareketinin sürdürülebilirliği ve geleceğe dair kâr beklentileri büyük ölçüde yönetimin bilanço sonrası açıklamalarında yapacağı yorumlara bağlı olacak.
Geçmiş performansa bakıldığında, Jabil son dört çeyrekte konsensüs hisse başına kâr tahminlerini hep aşmayı başardı. Örneğin, bir önceki çeyrekte 2,33 dolar beklenen hisse başı kâr, 2,55 dolar gerçekleşerek %9,44 sürpriz oluşturmuştu. Bu tarihsel eğilim, yatırımcıların yaklaşan bilanço öncesi beklentilerini şekillendirmede önemli bir referans olarak değerlendirilebilir.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynaklar: Schwab, Edward Jones