BIST 100 endeksi güne -5,84 puan düşüşle 9654,12 puandan başlasa da alıcılı seyrini açılıştan sonra devam ettiriyor.
20 Kasım’da Rusya-Ukrayna tarafında jeopolitik gerginliklerin artmasıyla beraber yeniden düşüş trendine giren endeks, TCMB’nin faiz kararı sonrasında güvercin mesajlar vermesiyle beraber beraber 3 gündür soluksuz olarak yükseliş gösterdi.
Geçtiğimiz hafta Çarşamba gününden itibaren 7%’ye yakın yükseliş sağlayan BIST 100 endeksi aynı zamanda 3 gün üst üse dirençleri kırarak ilerliyor.
Endeks 200 günlük üstel hareketli ortalamasını da kırarak 9450 seviyelerinin üstüne yerleşmeyi başarırken 200 günlük basit hareketli ortalamaya göre 10.100 seviyesi kritik olacak.
Jeopolitik Gerginlikler Azalıyor!
Orta Doğu’da İsrail ve Hizbullah arasında ateşkes anlaşması ihtimalleri masaya yatırılırken Beyaz Saray’dan da, Lübnan’da İsrail ile Hizbullah arasında ateşkese ulaşılması noktasında “kayda değer ilerleme” kaydettiklerini ancak henüz sonuca ulaşmadıklarını bildirdi.
Orta Doğu’da ateşkes anlaşmaslarının sesleri yükselirken dün havacılık hisselerinde güçlü hareketler gözlemlendi. Hem Orta Doğu’da yapılması beklenen bir ateşkes anlaşması hem de 20 Ocak’ta görevine başlayacak olan Trump’ın Rusya-Ukrayna savaşını bitirme vaatleri havacılık hisselerini bu dönemlerde ön plana çıkartabilir.
Açığa Satış Yasağı Kalkıyor
Ağustos ayından Kasım ayına kadar olan süreçte endekste hacim eksikliği satış baskılarına sebep olurken, son 2 haftada artan hacimler endeksin yükselmesinde önemli rol oynamıştı.
Spot piyasada sadece yükselişe yönelik strateji kurmak mümkünken, özellikle de Türkiye’nin içerisinden geçtiği ekonomik süreç düşünüldüğünde yabancı yatırımcılar genellikle her iki yönde de pozisyon alarak kendilerini risklere karşı korumayı tercih ediyor. Açığa satış yasağı yabancı yatırımcıların, not artışları ve gri listeden çıkma hikayesine rağmen borsamıza olan ilgisinin beklenen artışı göstermemesinde önemli rol oynamıştı.
Açığa satış yasağının kalkmasıyla beraber işlem hacimlerinin ve likiditenin artması da yabancı fonların girişi için oldukça önemli olacak.
Konuya ilişkin en son olarak SPK Başkanı Gönül ‘Açığa satış yasağının kaldırılmasına için teknik çalışmalar sürüyor, yasağı kısa sürede kaldıracağız’ açıklamalarında bulundu.
Tahvil Faizlerinin Düşmesi Hisse Değerlemeleri İçin Önemli
Son TCMB faiz toplantısında verilen mesajlar, Aralık ayı için faiz indirimi ihtimallerini güçlendirirken, borsa için yeni bir katalistin doğması endekste pozitif hava yarattı.
Yıl bitmeden bir faiz indirimi gelebileceğine yönelik beklentilerin artmasıyla tahvil faizleri çok hızlı bir şekilde düşerken, bankaların zorunlu karşılık oranlarının artırılmasıyla beraber tahvil faizlerindeki düşüş sertleşti.
Diğer taraftan para piyasası fonlarına da aktif büyüklüğünün en az 10%’u ile DİBS alma zorunluluğunun getirilmesi tahvil faizlerinin geri çekilmesinde etkili oldu. 5 Yıllık Devlet tahvili faizi 35,7% seviyelerinden 33,6% seviyelerine inerken 44%’lere yükselen 2 Yıllık Devlet tahvili 40,5% seviyelerine geri çekildi.
ABD tarafında da hazine bakanının değişmesi gündemi ile tahvil faizleri 4,4% seviyesinden 4,25% seviyesine geri çekildi.
Neden Önemli?
İlk olarak hisse değerlemelerinde kullanılan modellerde sermaye maliyeti hesaplanırken devlet tahvilleri kullanılır. Devlet tahvili faizlerinin yükselmesi hisse değerlemelerinde negatif etki oluştururken, faizlerin düşmesi ise hisse değerlemelerine pozitif etki oluşturuyor.
Ayrıca ihracat odaklı ve ya yabancı para cinsinden mali tablolarını açıklayan şirketler için ise sermaye maliyeti hesaplanmasında ABD 10 yıllık tahvili kullanılması da hisse değerlemesi için pozitif.
Diğer taraftan tahvil faizlerinin düşmesi, tahvilin kendi fiyatının yukarı gitmesi için önemlidir. Tahvil faizi ve tahvil fiyatı ters orantıda çalışır. Bu elinde tahvil bulunan bankaların tahvil değerlemesinden kâr yazmaları için pozitif görünüm sunabilir.
Bir diğer bakış açısıyla bakacak olursak tahvil faizlerinin düşmesiyle beraber, para piyasası ve borçlanma araçları fonlarına ilişkin talebin azalması,hisse senedi fonlarına yönelik talebin artış göstermesine sebep olabilir. Güncel olarak para piyasası fonlarında hâla 1,1 trilyon TL’nin üzerinde aktif büyüklük bulunuyor.
Katalizörlerin Artması Borsa İçin Kritik
Ağustos ayının başından itibaren düşüş trendine giren endekste en önemli ağırlık, endeksi destekleyecek katalistlerin olmamasıydı.
Güncel şartları incelediğimizde jeopolitik gerginliklerde çözüm süreçleri, açığa satış yasağının kalkması, faiz indirimi beklentilerinin güçlenmesi ve tahvil faizlerinin düşmesi endekste yeni katalistlerin oluşmasını sağladı.
Fakat hala yurt içi talebin güçsüz kalmasıyla beraber zayıf bilançoların devamının gelmesi ve siyasi tarafta yaşanan olaylar ile belirsizlikler endekste volatilitenin artmasına sebep olmaya devam edebilir.
Diğer yandan endekste pozitif hava sürerken, BIST 100 endeksi yılbaşından itibaren dolar bazlı zirvesinin yaklaşık olarak 20% altında bulunuyor.
Endeksin yükseleceğine yönelik beklentisi olan risk katsayısı yüksek yatırımcılar yüksek beta katsayısına sahip hisselere gözünü çevirmiş durumda.
Beta Katsayısı Nedir?
Beta katsayısı, bir yatırımın fiyatındaki dalgalanmaların derecesini ölçen bir göstergedir. bir hisse senedinin veya portföyünün fiyat hareketlerinin, genel piyasa hareketlerine göre ne kadar duyarlı olduğunu belirlemek için kullanılır.
Beta katsayısı, yatırımcılara belirli bir varlığın veya portföyün genel piyasa hareketlerine karşı gösterdiği tepkiyi anlama ve risk-getiri profillerini belirleme konusunda yardımcı olur. Beta değeri yüksek olan bir yatırım, genel piyasa dalgalanmalarına daha duyarlıdır ve dolayısıyla daha yüksek bir risk taşırken, beta değeri düşük olan bir yatırım daha az riskli bir profilde olabilir.
Beta katsayısının önemi yatırımcının profiline göre değişkenlik gösterir. Daha fazla risk alarak endeksten daha yüksek getiri elde etmeyi planlayan yatırımcılar beta oranı 1’den yüksek hisselere yatırım yapmayı hedefleyebilir. Fakat düşüşlerde de beta oranı 1’den yüksek olan hisseler daha agresif etkilenebilir.
Beta katsayısının 1’den küçük olması ise hissenin piyasa hareketlerine daha duyarsız olduğunu yükseliş veya düşüş dönemlerinde endeksten farklı hareket ettiğini gösterir.
Beta katsayısının 1’den büyük olması ise hissenin, endeksin yükselmesi durumunda endeksten daha fazla yükseldiğini, düşüş durumunda ise daha fazla düştüğünü gösterir. Özellikle piyasaların yükselebileceğine dair beklentiler oluştuğu durumlarda yatırımcılar beta oranı yüksek hisseleri tercih etmeye yönelirler.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken kullanılan kaynaklar: Finnet