👉 Merakla beklenen asgari ücret zammı geçtiğimiz haftalarda açıklandı. “Artan asgari ücretin şirketlere ve enflasyona etkisi ne olur?” soruları yükselmeye başlarken bu soruları senin için cevapladık.
🔈 Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 2024 yılı için yeni asgari ücret rakamının belirlenmesi amacıyla yürüttükleri çalışmaların ardından ocak ayından itibaren geçerli olacak şekilde yeni asgari ücret tutarı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından düzenlenen toplantıda bir önceki döneme göre 49% oranında yapılan zam ile 17 bin 2 TL olarak açıklandı.
En yoğun asgari ücret ve asgari ücret altı çalışana sahip sektörler hangileridir?
👉 2021 yılı hanehalkı işgücü anketi verilerinden yola çıkarak, tarım dışı sektörlerde çalışan ücretlilerin yaklaşık 43,1%’ini asgari ücret ve altında çalışanların oluşturduğu görülüyor.
Asgari ücret ve altı çalışanların sektörlerde oranları
👔 Tarım Dışı → 43,10%
👷🏽 İnşaat → 71,4%
🏭 Sanayi → 50,4%
👩🏼🍳 Hizmet → 37,9%
🔺 Kamunun ve finans hizmetlerinin varlığı asgari ücrete olan duyarlılığı sınırlayan bir unsur olurken, kamu ve finans dışı hizmet sektörlerinde oranın hayli yüksek olduğu izleniyor.
🍕 Örneğin, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde asgari ücret ve altı çalışanların oranı 73%’e ulaşırken, toptan ve perakende ticaret sektöründe 64% ile yüksek pay dikkat çekiyor.
👔 İmalat sanayinde ise giyim (70,5%) ve gıda (67,1%) sektörleri asgari ücret ve altı çalışanların oranında yüksek paylarıyla öne çıkıyor.
Asgari ücret zammının enflasyon, şirketler ve borsaya etkileri neler olabilir?
Asgari ücret artışları; ülke ekonomisi açısından canlılığın korunmasıyla birlikte şirketlerin maliyetlerinde artışa, bu artışlar ise ürün ve hizmet fiyatlarının yükselmesine ve dolayısıyla enflasyonun yükselmesine yol açar.
İktisat uzmanı Dr. Mahfi Eğilmez’in yazmış olduğu yazısında yapılan 49% artışın enflasyonda kısa dönemde yaklaşık 3,5%’lik bir artışa neden olacağının görüldüğü, uzun dönem etkisinin ise enflasyon oranındaki artışın 6%’ya yaklaşacağı tahmininde bulunabileceğini belirtti.
OVP metninde vurgulandığı üzere desteklenmesi planlanan ihracatçı şirketler, yükselen enflasyonla beraber TL maliyetler artıyorken görece yatay seyreden döviz kurunun aşağı seviyelerde kaldığı ve kârlılıklarını negatif etkilediğini belirtti.
Bu artışlardan en çok etkilenen sektörler; personel sayısı yüksek, özellikle de asgari ücretli personel sayısı yüksek olan emek yoğun sektörlerdir. Ancak beyaz yaka çalışan sayısı yüksek şirketlerin de bu artışlara paralel olarak ücret artışı yapmasıyla genel olarak tüm sektörlerde personel maliyetlerinin arttığı unutulmamalıdır.
Oluşan zam ve enflasyonun fiyat ve hizmetlere de yansıyacak olması, bilançolarda kâr rakamlarını pozitif yönde etkileyecektir. Bu etki rasyolarda ucuzlamaya ve fiyatlarda yukarı yönlü eğilimin artmasına neden olacaktır. Geçmişten bu yana enflasyonun borsayı pozitif yönde desteklediği ve borsa – enflasyon ikilisinin kolere hareket ettikleri düşünüldüğünde hisse fiyatlarına genel anlamda olumlu yansımalar beklenebilir.
Personel maliyetlerinin genel olarak arttacağı mevcut ortamda, odak konusunun hane başı gelirin artması ile kârlılığı pozitif etkilenebilecek, asgari ücret artışlarını hizmet/ürün fiyatlarına yansıtabilme gücü olan sektörler olması sağlıklı olan yaklaşım şekli olabilir.
Sektör ve şirket bazlı ayrışmalar önemli olabilir, sektör ve şirketler içerisinde oluşacak enflasyonu hizmet/ürün fiyatlarına yansıtabilecek olanlar gündemde kalabilirler.
Söz konusu enflasyon olunca akla gelen sektörler:
- Perakende: Asgari ücretli çalışan personel sayısının yüksek olduğu sektörde personel maliyetlerinin etkisi göreceli daha fazla hissedilebilir. Bu durum başlarda baskı yaratabilecek bir unsur olsa da artan personel maliyeti ve enflasyonu fiyatlara yansıtma gücünün yüksek olduğu özellikle market perakendecileri ön plana çıkabilir. Yurt içi faaliyetlerin yüksek olduğu sektörde artan ücretlerin talebi de bir süre destekleyecek olması pozitif karşılanabilir.
- Telekom: Yükselen faizin, sabit tutarla anlaşılan uzun süreli abonelik gelirlerinin reel anlamda erimesine yol açmasıyla zarar verdiği bir sektör olarak tanıyoruz. Ancak geçtiğimiz yıllarda bu durumdan önemli derecede zarar gören telekom şirketleri bazı tedbirler almaya başladı. Geçmişe görece abonelik tarifesi zamlarını daha dinamik hale getiren ve gelecek enflasyona göre daha yüksek zamlarla yenileyen şirketlerde kâr marjlarının arttığı görülmeye başladı. Bu nedenle geçmiş döneme nazaran daha az veya nötr etkilenmesi beklenebilir.
- Sigortacılık: Sigorta şirketleri dönen varlık ağırlıklı şirketlerdir. Prim ödemelerini peşin veya taksitli almaları ve hasar gerçekleştiği takdirde ödemeleri güçlü nakit pozisyon yaratmaktadır. Dolayısıyla güçlü mevduat ve finansman kompozisyonları bulunan sigorta şirketleri finansal yatırımlarını vadeli mevduat ve eurobondlarda değerlendirirler. Bu durumun sigorta sektörünü faize doğrudan duyarlı hale getirmesiyle yüksek faiz dönemlerinde sektörün pozitif etkilenebileceği düşünülebilir. Geçtiğimiz yıllarda enflasyondan negatif etkilenen sektörlerinde başında gelen bir sektör olan sigortacılık sektörü kazandığı tecrübeler ve aldığı önlemler ile enflasyondan etkileniminin sınırlı negatif veya nötr olabileceği tahmin edilebilir.
- İnşaat: Asgari ücretli çalışan oranı oldukça yüksek olan sektörde maliyetlerde önemli bir kalem olarak personel maliyetine etkisinin yüksek olmasıyla işlerin bir miktar zayıflamasına yol açabilir. Ancak kentsel dönüşüm ve deprem hasarlarının giderilmesi için ayrılan fonlar ve planların mecburi olarak tamamlanması gereken talebin yüksek olmasından kaynaklı olarak operasyonları fazla etkilemeyecek olması beklenebilir.
Bu içerik, içeriğin yayınlandığı günkü veriler baz alınarak hazırlanmıştır. İçerikte geçen hedef fiyat tahminleri, uzman ve analist yorumları bu içeriğin yayınlandığı tarihte geçerlidir. Bu tahmin ve yorumlar zaman içinde değişkenlik gösterebilmektedir. Bu sayfada yer alan haberler ve haberlerin içerdiği şirketler hakkındaki bilgiler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Kullanılan hisse işlem görselleri; hisse adı, fiyatı ve grafikleri de dahil temsilidir, yatırım tavsiyesi değildir.
Detaylı bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynaklar: KAP, Mahfi Eğilmez, TCMB