Yazıda neler var? Bu yazıda Tesla’nın güncel girişimlerini, bilanço yapısını, analist yorumlarını ve raporlarını inceleyerek biraz hayal kuracağız. Neler gerçekleşirse, Tesla’nın geleceğine yönelik geliri, kârlılığı ve sektör dominansı artabilir bunları inceleyeceğiz.

Çeşitli “skandallarla” tanıdığımız Elon Musk’ın belki de en ünlü girişimi Tesla, yatırım dünyasının en çok konuşulan şirketlerinden biri.
Tesla, elektrikli otomobil (EV) sektörünün en eski ve rakiplerine göre en deneyimli şirketi olabilir fakat şirketi yalnızca bu segment üzerinden değerlendirmek doğru olmaz.
Çünkü Tesla yapay zekâ teknolojisi üzerine yaptığı atılımlar ve yenilenebilir enerji gibi çalışmalarıyla gelecek trendlerine önem vererek operasyonlarını çeşitlendiriyor.
Fiyat/Kazanç (F/K) oranı 85’in üzerinde olan şirkete analistler “AL” notu vermeye istekli olsa da Tesla’nın EV’nin ötesindeki uzun vadeli potansiyelinin görülüp görülmediği ise meçhul.
Tesla, birçok sektörde faaliyet gösteriyor ve kendisini yalnızca bir otomobil şirketi olarak görmüyor. Bunu göz önüne alınca şirketi geleneksel değerleme modelleri üzerinden değerlendirmenin haliyle pek doğru olmama ihtimali bulunuyor.

Bu incelememizde Tesla’nın oldukça çeşitli operasyon yapısını, bilançosunu, uzun vadeli potansiyelini inceleyeceğiz.
Segment Bazlı Değerlendirmeler
Şarj Alanları: Geçtiğimiz aylarda müşterilerinin araçlarını şarj ederken kullanabilecekleri 7/24 açık restoran ve sinemalar inşa etmek için teklifte bulunan Tesla, üretimini gelecekteki olası sorunları öngörerek genişletmeyi hedefliyor.
Farklı İş Alanları: Ford (F) ve General Motor (GM) gibi diğer otomobil şirketleriyle karşılaştırdığınızda, bu üreticilerin yapay zekâ, güneş enerjisi, insansı robot ve pil gelişimi departmanlar ve dikey entegrasyona sahip genişletilebilir “Gigafabrikalar” gibi segmentleri bulunmuyor.

Sektör: 2021 yılında ise toplamda 4,6 milyon EV satışı yapılırken, aynı dönemde otomotiv sektöründe toplam 70 milyon satış gerçekleşti. Oranladığımızda ise EV’lerin otomobil sektörüne henüz 6,6% oranında entegre olduğunu görebiliriz.
- Sonrası? Otomobil sektörünün 2020 ve 2030 aralığında 3,5%’luk yıllık bileşik büyüme oranıyla genişlemeye devam etmesi bekleniyor. Bu da her yıl için 90 milyon otomobil satışı demek.
Hemen aşağıdaki grafikte Tesla’nın 3 bölge (ABD/Kanada – Avrupa – Çin) içerisindeki pazar payındaki artışı görebiliriz. (Kaynak: Tesla 2022 1. Çeyrek Bilançosu)

EV Sektörü: Elektrikli araç segmentinde ise AB, 2030 yılına kadar 50%’lik bir EV penetrasyonunu hedefliyor. Fakat Wright’s Research’e göre bu oran, Wright Yasasından kaynaklanan pil maliyetlerindeki müthiş düşüş göz önüne alındığında 60%’a kadar çıkabilir.
- Ne Demek? Wright Yasası, üretilen birimlerin kümülatif olarak iki katına çıkmasıyla maliyetlerinin sabit bir yüzde oranında düşeceğini belirtir.
Bataryalar: Piller, şu an EV araçları için en büyük maliyet kaynağı. Wright Yasasına göre lityum-iyon pillerinde, üretilen birimlerin iki katına çıkmasıyla maliyetlerin 28% düşmesi bekleniyor.
Bu nedenle, 2023 yılına kadar EV’lerin benzinli (içten yanmalı motorlu / ICE) araçlarla aynı etiket fiyatına sahip olma ihtimali bulunuyor.
Teşvikler ve Maliyetler: Düşük maliyetler yani düşük bakım, vergi avantajları, düşük şarj maliyetleri ve şu anda yükselen benzin fiyatlarından kaçınmanın uzun vadeli faydası göz önüne alındığında ise yurt dışındaki sürücüler için bir EV satın almanın avantajları oldukça fazla.
Adaptasyon: 60%’lık EV adaptasyonu yakalanırsa eğer, bu 90 milyon arabanın 54 milyonunun EV olmasını anlamına gelir.

Peki bu Tesla için ne anlama geliyor?
Tesla, 2021 mali yılında 936.222 araç teslim etti. Bu da şirketin EV pazarında 20,35%’lik bir paya sahip olduğunu gösteriyor.
Tesla’nın biriken siparişleri ve mevcut müşteri talebini henüz karşılayamadığını düşününce, şirketin pazar payını daha da artırabileceği olasılığı bulunuyor.
- Tabii mevcut 20%’lik pazar payını koruduğunu ve yavaş da olsa artan rekabet nedeniyle ek pazar payı kazanmadığını varsayarsak.
Bu iki kriter karşılandığında, Tesla’nın 2021 mali yılına göre 1.053%’lük dev bir artışla 2030’a kadar 10,8 milyon araç satması beklenir. Bu da Tesla’ya 90 milyonluk toplam otomobil sektöründe 12%’lik bir pazar payı kazandırır.
Tesla’nın Bilançosu (Finansalları)
Kârlılık: Tesla, 2022’nin ilk çeyreğinde otomobil segmentinde 32,9%’luk bir brüt kâr marjı yakalamayı başardı.
Wright’s Research, maliyetlerdeki düşüş göz önüne alındığında Tesla brüt kâr marjının sekiz yıl içinde artmasını ve 2030’a kadar üretimini 10 kat ölçeklendirmesini bekliyor.
Üretimini 2017-2021 döneminde dokuz katın üzerinde artıran Tesla, 2017 ile 2022’nin ilk çeyreği arasındaki dönemde ise otomobilde brüt kâr marjını 10%’a yakın artırmayı başardı.
Wright Yasası ve Tesla’nın 2030 yılına kadar yıllık 10,8 milyon araç üretmesinin beklendiğini düşünürsek, şirketin otomobilde brüt kâr marjının da 42,9%’a yakın olması bekleniyor.
Rakipler: Özellikle kârlılık noktasında Tesla’nın rakiplerine oranla büyük bir avantajı bulunuyor. Ford, GM, Volkswagen ve Toyota gibi rakiplerinin kârlılık oranları 3-10% arasında giderken, Tesla’nın son çeyrekteki net kâr marjı 17,7%’ye kadar yükseldi.
Tesla’nın BMW, Ford ve Honda gibi birçok rakibi karşısında faaliyet kâr marjını (kârlılık) görebiliriz. (Kaynak: Tesla 2022 1. Çeyrek Bilançosu)

Ortalama Satış Fiyatı: Tesla’nın EV kapsamındaki önemli parametrelerden biri de ortalama satış fiyatı (Average Selling Price), kısaca ASP. ASP ne kadar düşük olursa, araçlar o kadar daha “alınabilir” noktaya geliyor.
Analistler ise 2021’in son çeyreği itibariyle yaklaşık 52 bin dolarlık ASP’ye sahip şirket için bu rakamın zaman içinde yükseleceği yorumlarını yapsa da Tesla’nın 25 ila 35 bin dolar arasında bir fiyat aralığı hedeflediği daha küçük yeni sedan modelleriyle ASP’sinin düşmesi de olasılık dahilinde.
Ayrıca, şirketin EV sektöründeki rekabeti yakalamak ve pazar payını korumak için ASP’sini düşürme hedefleri bulunuyor.
Örnek olarak, Tesla’nın ASP’sini gelişen pazarda rekabetçi kalabilmek için 42 bin dolara indirdiğini varsayarsak, bu şirket için 10,8 milyon birim satışla 452,6 milyar dolarlık bir otomotiv geliri anlamına gelecektir.
- Böylece örneğin 38%’lik brüt kâr marjı ile bu 172 milyar dolarlık brüt kazanç sonucunu verir.
Son 3 yıllık Tesla satışlarına ise aşağıdaki grafikten ulaşabiliriz. (Kaynak: Tesla 2022 1. Çeyrek Bilançosu)

Operasyonel Harcamaları: Diğer yandan analistler, Tesla’nın operasyonel harcamalarının (OpEX) şirketin ölçeklendirmesini güçlendirebileceğini belirtiyor. Şu an Tesla’nın araçlarındaki tamamen otonom seçeneği müşterilerine toplamda 12 bin dolara mal oluyor.
Elon Musk’ın da daha önce kabul ettiği üzere şirketin operasyonel harcamaları oldukça yüksek fakat Tesla ölçeklendikçe ve değişken maliyetler şirketin sabit maliyetlerine yaklaştıkça burada da bir düşüş görülebileceği söyleniyor.
Tesla son dönemde neredeyse her yıl üretimini ikiye katlıyor ve farklı dikeylere doğru genişliyor, bu da operasyonel harcamaların artması demek.
FAVÖK: Şirket 2021’de 12,1%’lik bir faaliyet marjına ve 6,52 milyar dolarlık bir faaliyet gelirine sahipti.
Faiz ve gelir öncesi kârı (FAVÖK) ve FAVÖK marjı ise sırasıyla 11,62 milyar dolar ve 21,6%’ya ulaşan şirket, brüt marjlarındaki iyileşmeler, düşük sabit maliyetler ve yazılım tabanlı kazançlarda artışla FAVÖK marjını önümüzdeki sekiz yıl içinde 32%’ye taşıdığını düşünürsek; Tesla yalnızca otomobil segmentinde 145 milyar doların üzerinde FAVÖK elde edebilir.
Bu grafikten de şirketin son 12 aylık net kârına ve FAVÖK (EBITDA) değerine bakabiliriz. (Kaynak: Tesla 2022 1. Çeyrek Bilançosu)

Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı