BIST 100 endeksi Trump’ın zaferi ve TCMB’nin enflasyon raporu sonrasında geçtiğimiz hafta 6,01% değer kazandı. Diğer taraftan seçim belirsizliğinin sona ermesiyle beraber küresel piyasalarda karışık seyir devam ederken ABD piyasaları ise yeni zirvelerini test etmeye devam etti.
Geçtiğimiz hafta Cuma günü TCMB tarafından yayınlanan enflasyon raporunda faiz indirimlerinin başlaması için güvercin mesajların alınması ise endekste alım yönünde sert tepkilerle sonuçlandı.
Seçim belirsizliğinin sona ermesi ve enflasyon raporu sonrasında BIST 100 endeksinde yer alan hisselerin toplam hacimleri 8 Kasım itibarıyla 100 milyar TL’yi aşarken 5 Kasım tarihinde ise bu rakam 67 milyar TL olarak gerçekleşmişti.
Haftalık olarak BIST’in işlem hacmi ise 28% oranında artış gösterirken, piyasada likiditenin artması fon ilgisinin artması için oldukça önemli.
Diğer taraftan, Trump’ın başkan olarak seçilmesiyle birlikte, Ukrayna-Rusya arasındaki savaşın sonlandırılması için yürütülecek görüşmelere dair verdiği vaatler ve enflasyonu artırması beklenen uygulamaların Fed’in faiz indirimi ihtimalini gölgeleyebileceği düşüncesi, kıymetli madenlerde satışlara yol açtı.
Altının ons fiyatı haftalık olarak 3%’e yakın düşüş kaydederken 20 günlük hareketli ortalamasının altına geldi. Güncel olarak 50 günlük hareketli ortalaması olan 2648 seviyeleri ise kritik destek görevi görüyor.
Trump’ın Rusya-Ukrayna ve Orta Doğu için barış tarafında atacağı adımlar, jeopolitik gerilimlerden en fazla etkilenen altın için kritik olacak. Ayrıca Trump’ın zaferiyle beraber güçlenen dolar endeksi de altının en büyük rakibi olabilir. Hem dolar endeksinin güçlenmesi hem de ABD 10 yıllık tahvillerinin son 3 ayın zirvesine ulaşması, kıymetli madenlere olan ilgiyi azaltıyor.
TEFAS’ta yer alan kıymetli maden şemsiye fonlarını incelendiğinde aktif büyüklüklerin haftalık olarak 3%’e yakın küçülerek 84,1 milyar TL’ye ulaştığı, yatırımcı sayısında ise çıkışların devam ettiği gözlemleniyor.
Kıymetli Madenlerde Yaşanan Geri Çekilme Yerini Hisse Senetlerine Bırakabilir mi?
BIST endekslerinde aylardır dolar bazlı zirvesinden düşüş yaşamasının ana nedeni katalist eksikliği olmuştu. Yüksek faizler sonucunda daralan talep, jeopolitik gerilimler ve yüksek gelen enflasyon verileri endeks üzerinde baskı yarattı.
Güncel dönemde ise sabah saat 10:00’da yayınlanan eylül ayı sanayi üretimi verisi -2,4% olarak gelirken Kasım ayının başında açıklanan ekim ayı enflasyonu ise beklentilerin üstünde gelmişti.
Aslında endekste katalist eksikliği devam etse de katalist olabilecek faktörlerin oluşması pozitif hava yaratıyor.
Trump’ın seçim vaadi olarak Rusya-Ukrayna savaşını bitireceğine yönelik yaptığı açıklamalar, ihracatçı çimento, inşaat, yapı malzemesi, elektrik tesisi ekipmanı üreticileri için oldukça önemli.
Diğer taraftan enflasyon raporunda 2025 yılı öncesinde faiz indiriminin olabileceğine yönelik yaklaşımlar fonların BIST endekslerine yönelik ilgisinin artmasına sebep oldu.
Kıymetli madenlerde yaşanan geri çekiliş ise küresel piyasalarda hisse senedi fonlarını pozitif olarak etkiliyor.
Fakat henüz Rusya-Ukrayna tarafında barış adımlarına yönelik somut adımlar atılmadı. Diğer taraftan TCMB’nin verdiği sinyaller 2025 öncesininde faiz indirim ihtimalini yansıtsa da Kasım ayı enflasyonu çok kritik olacak. Kasım ayı enflasyonunun da beklentinin üstünde gelmesi faiz indirim ihtimallerini öteleyebilir.
Hacim Verileri Takip Edilecek!
Son 1 senede BIST 100 endeksinin günlük hacmi 3 milyar doları geçtiği günleri ele aldığımızda, ortalama getiri 0,3% olarak gözlemleniyor.
8 Kasım tarihi itibarıyla ise BIST 100 endeksi 2,93 milyar dolar olarak gözlemlendi. Likiditenin artmasıyla beraber fonların ilgisi de artmaya devam ediyor.
Son 1 haftada en yüksek getiri sağlayan BIST 100 hisselerinin ise hacimlerindeki artış dikkat çekti.
Burada yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi içermez. Bilgi için: Midas Sorumluluk Beyanı
Bu içerik hazırlanırken faydalanılan kaynaklar: Finnet